Metro Türkiye, Hatko Su Ürünleri ve Skretting Türkiye tarafından geliştirilen “Yediği Önünde Yemediği Yarında” projesi kapsamında yetiştirilen çipura ve levreklerin hasadı yapıldı. İlk hasadın ardından ortaya çıkan Metro Premium balık ürünleri, tüketicilerle buluşmaya hazır.
“Yediği Önünde Yemediği Yarında”, Metro Türkiye, Hatko Su Ürünleri ve Skretting Türkiye tarafından geliştirilen ortak bir proje. 2021 yılında başlayan projede, ilk çipura ve levrek hasatları gerçekleştirildi. Hasat sonrası Omega 3 değeri yüksek Premium balık ürünleri, Metro Türkiye raflarındaki yerini aldı. Metro Premium birinci sınıf balıklar, tüketiciler için gelişmiş sürdürülebilirlik referanslarına, iyileştirilmiş büyüme koşullarına ve sağlık yararlarına sahip.
Proje kapsamında yetiştirilen çipura ve levrekler, hem EPA ve DHA omega-3 içeriğini en üst düzeye çıkarmak hem de yemdeki deniz bileşenlerini azaltmak için Skretting Türkiye’nin sunduğu Veramaris alg yağı içeren özel bir yem olan Marine Omega™ ile beslendi.
2021 yılında başlatılan projede, elde edilen sonuçlardan memnun olan Skretting Türkiye’nin Teknik Müdürü Pınar Demir Söker, “Salgın, hem sürdürülebilir, sağlıklı ve yerel gıdalara olan ihtiyacı vurguladı hem de tüketicilerin, şirketlerin faaliyetlerini bilinçli, şeffaf ve etik bir şekilde sürdürmeleri yönündeki beklentilerini ortaya çıkardı.” diyor ve ekliyor: “Skretting olarak yem alanındaki küresel uzmanlığımız sayesinde, gıdada sürdürülebilirlik yolculuğunda çözümün bir parçası olan bir ürün geliştirdik. Böylece gelecek nesillere yeterli, sağlıklı ve kaliteli deniz ürünleri bırakabileceğiz.”
Veramaris CEO’su Karim Kurmaly ise proje hakkında şunları aktarıyor: “Hem EPA hem de DHA Omega-3’ün çiftlik balıklarının sağlığı ve kalitesi için zorunlu olduğunu, nihayetinde de tüketicinin ihtiyaç duyduğu besinsel faydaları ve kaliteyi belirlediğini biliyoruz. Bu işbirliği, değer zincirinin; besleyici, yüksek kaliteli ve daha sürdürülebilir deniz ürünlerine yönelik müşteri taleplerine yanıt vermek için birlikte nasıl çalışabileceğinin ve aynı zamanda sürdürülebilir bir su ürünleri yetiştiriciliği sektörüne nasıl katkıda bulunulabileceğinin iyi bir örneği niteliğindedir.”
