Su ürünleri yetiştiriciliğinde kullanılan hedeflenmiş yem katkıları, yalnızca büyümeyi desteklemekle kalmaz; kaliteyi, dayanıklılığı ve sürdürülebilirliği artırmada da kritik bir rol oynar. Hastalıklar ve çevresel stres faktörleri gibi karmaşık zorluklarla karşı karşıya kalan yetiştiriciler, sağlığı destekleyen, yemden yararlanmayı iyileştiren ve antibiyotik kullanımını azaltan daha akıllı besleme çözümleri arıyor. Peki, bu yenilikleri su ürünleri yetiştiriciliğinin geleceği için bu kadar umut verici kılan nedir?

Teknik Satış Müdürü
Dr. Eckel Animal Nutrition

Başkan Yardımcısı
Dr. Eckel Animal Nutrition
Günümüz su ürünleri sektöründe başarının ölçüsü artık yalnızca büyüme ile belirlenmiyor; üretimin kalitesi, dayanıklılığı ve sürdürülebilirliği de önemli. Deniz ürünlerine artan talep ve yetiştiricilik uygulamalarının yoğunlaşması, sucul türleri daha karmaşık sorunlarla karşı karşıya bırakıyor. Hastalık salgınlarından çevresel stres faktörlerine ve antibiyotik kullanımını azaltma ihtiyacına kadar yetiştiriciler daha akıllı, güvenli ve sürdürülebilir çözümler arıyor. Bu dönüşümün merkezinde ise besleme yer alıyor.
Beslenme, enerji ve protein gereksinimlerini karşılamanın çok ötesinde, sağlığı yönetmek, performansı artırmak ve karlılığı sürdürülebilirlikle dengelemek için hayati bir araç haline geldi. Bu bağlamda, fitojenikler, asitleştiriciler ve endotoksin adsorbanları gibi fonksiyonel yem katkıları kritik bir rol üstleniyor. Bu katkılar yalnızca temel besleme ötesinde faydalar sağlayarak sağlığı destekliyor, yemden yararlanmayı artırıyor, antibiyotik ihtiyacını azaltıyor ve atık yönetimine katkıda bulunuyor. Böylece yetiştiricilerin balık ve karidesi daha sorumlu, kârlı ve sürdürülebilir şekilde yetiştirmelerine olanak tanıyor.
Dr. Eckel Animal Nutrition’da bilimsel titizlik ve sektörün zorluklarını derinlemesine kavrama, ürün portföyümüzün tamamının geliştirilmesinde belirleyici unsurlar. Su ürünleri için bu uzmanlık üç özel çözümde somutlaşıyor: Anta®Ox Aqua, CaPlus ME ve Anta®Catch. Her biri sektörün en acil ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlandı ve farklı avantajlar sunsalar da ortak bir amaçla birleşiyorlar: Çiftçilerin daha sağlıklı hayvanlar yetiştirmesini, çevresel etkiyi azaltmasını ve küresel pazarda daha verimli çalışmasını sağlamak.

FİTOJENİKLER: DOĞANIN ÇOK YÖNLÜ ÇÖZÜMÜ
Fitojenik yem katkıları (PFA’lar), sürdürülebilir su ürünleri beslemesinde en umut verici çözümler arasında yer alıyor. Otlar, baharatlar ve fonksiyonel bitkilerden elde edilen bu çeşitli bileşikler grubu, sağlığı ve performansı doğal yollarla artıran biyoaktif seti özellikler sunuyor.
Anta®Ox Aqua, bu doğal güçlendiricilerin yeni neslini temsil ediyor. Flavonoidler açısından zengin, özenle formüle edilmiş bir karışımdır ve anti-enflamatuvar ve antioksidan etkileriyle öne çıkıyor. Anta®Ox Aqua’yı farklı kılan yalnızca doğal kökeni değil; hedeflenmiş etki mekanizması ve bağışıklık, antioksidan koruma ve genel dayanıklılığı kapsayan çok yönlü faydalarıdır.
Anta®Ox Aqua çok yönlü çalışır ve sürdürülebilirliğe katkısı antibiyotik bağımlılığını azaltma özelliğiyle başlar. Özel fitojenik kombinasyonu, patojen kolonizasyonunu önleyerek ve bağışıklık sistemini uyararak doğal bir hastalık direnci güçlendirici görevi görür. Böylece Vibrio spp. gibi zararlı bağırsak bakterilerinin kontrol altına alınmasına yardımcı olur ve yetiştiricilerin kimyasal ve antibiyotik kullanımını azaltmasına olanak tanır.
Bunun yanında Anta®Ox Aqua güçlü bir antioksidan aktivite sunar. Yoğun ve stresli yetiştiricilik koşullarında oksidatif stres, bağışıklık fonksiyonunu ve büyümeyi zayıflatabilir. Anta®Ox Aqua’daki flavonoidler serbest radikalleri nötralize eder, iltihaplanmayı azaltır ve hücre ile dokuların yapısal bütünlüğünü korur. Bu yalnızca stresli koşullarda performansı artırmakla kalmaz, hasat sonrası ürün kalitesini de (örneğin kas dokusu yapısı ve raf ömrü) iyileştirir.
Yemden yararlanmayı ve hayatta kalma oranlarını artırarak Anta®Ox Aqua, yetiştiricilerin kaynakları daha verimli kullanmasına yardımcı olur; her bir yem biriminden maksimum büyüme sağlanırken atık ve ölümler en aza indirilir. Bu, su ürünleri yetiştiriciliğinin çevresel ayak izini azaltmakla kalmaz, aynı zamanda uzun vadeli verimliliği de artırır. Bitki bazlı formülasyonu sayesinde Anta®Ox Aqua, performansı destekleyen ve sorumlu yetiştiriciliğe hizmet eden doğal ve çevre dostu bir çözüm sunar.
Anta®Ox Aqua’nın bir diğer değeri ise döngüsel ve sürdürülebilir üretim modelleriyle uyumudur. Fitojenik yem katkılarında kullanılan birçok bitki tarımsal yan ürünlerden sürdürülebilir şekilde elde edilebilir. Bu da onları sentetik büyütme desteklerine kıyasla düşük etkili, yenilenebilir alternatifler haline getirir. Pazar doğal ve çevre dostu su ürünleri yemlerine yönelirken, Anta®Ox Aqua gibi fitojenikler performans ve güven açısından ideal bir konumda bulunuyor.

ASİTLEŞTİRİCİLER: SİNDİRİM VE SAVUNMA SİSTEMİNİN HASSAS MODÜLATÖRLERİ
Fitojeniklerin yanında, asitleştiriciler de su ürünleri yem stratejilerinde kritik bir role sahiptir. Anta®Ox Aqua gibi fitojenikler bağışıklığı güçlendirip oksidatif dayanıklılığı artırırken, asitleştiriciler sindirim ve mikrobiyal kontrol odaklı tamamlayıcı bir etki mekanizması sağlar. Dr. Eckel’in su ürünleri için geliştirdiği gelişmiş asitlendirici CaPlus ME, tamponlanmış organik asit tuzları ile mikroenkapsüle fitojenik bileşiklerin benzersiz kombinasyonunu içerir.
CaPlus ME’nin temel işlevi, gastrointestinal kanalda pH’ı düşürmektir. Bu asitlendirmenin iki güçlü etkisi vardır. İlk olarak, özellikle protein ve yağların parçalanmasında kritik olan proteaz ve lipaz gibi sindirim enzimlerinin aktivitesini artıran bir ortam yaratır. Daha iyi sindirim, daha iyi besin emilimi ve daha az yem kaybı demektir. Bu da yemden yararlanmayı artırmakla kalmaz, aynı zamanda daha temiz havuz ekosistemlerini destekler. Sudaki sindirilmemiş madde miktarının azalması, organik yükün azalması, amonyak birikiminin azalması ve nihayetinde su kalitesinin iyileşmesi anlamına gelir.
İkinci olarak, bağırsaktaki asidik ortam, Aeromonas, Edwardsiella ve bazı Vibrio suşları gibi aside duyarlı patojenlerin çoğalmasını baskılar. CaPlus ME, pH değerini düşürerek bu zararlı mikropların kolonileşmesini ve çoğalmasını engeller, böylece hastalık riskini ve tıbbi tedavi ihtiyacını azaltır. Bu etki mekanizması, hayvanların enfeksiyonlara karşı daha savunmasız olduğu erken büyüme aşamalarında veya stres koşullarında özellikle önemlidir.
Önceki nesil asitleştiricilerden farklı olarak, CaPlus ME formülasyonu mikroenkapsüle edilmiş uçucu yağları da içerir. Bu, patojenik bakterilerin sıklıkla bulunduğu alt bağırsakta hedefe yönelik salınım sağlar. Geniş spektrumlu mikrobiyal baskılama ve iyileştirilmiş sindirim gibi iki yönlü bu mekanizma, CaPlus ME’yi birçok tür ve üretim sistemi için çok yönlü bir araç haline getirir.
Balık ve karideslerle yapılan saha denemeleri, CaPlus ME’nin büyüme oranlarını, yem verimliliğini ve hayatta kalma oranlarını iyileştirmedeki değerini kanıtlamıştır. Rutin bir takviye olarak veya kritik üretim aşamalarında kullanıldığında, CaPlus ME hem sağlığı hem de çevresel sürdürülebilirliği destekleyen akıllı, çift işlevli bir çözüm sunar. Sindirimi optimize etme ve mikrobiyal tehditleri kontrol etme rolü, onu bütünsel bir yem stratejisinde Anta®Ox Aqua’nın doğal bir tamamlayıcısı haline getirir.
ENDOTOKSİN ADSORBANLARI: GİZLİ SAVUNMA HATTI
Su ürünleri üretkenliğini tehdit eden tüm riskler gözle görülür değildir. Fitojenikler ve asitleştiriciler sağlıklı ve dengeli bir gastrointestinal ortamı desteklerken, endotoksin adsorbanları yoğun yetiştiricilikte sucul canlıları en sinsi tehditlerden birine karşı savunma sağlar: Lipopolisakkaritler (LPS). Gram-negatif bakterilerin dış zarından türeyen bu endotoksinler, düşük konsantrasyonlarda bile güçlü bağışıklık tepkilerini tetikleyebilir. Kronik maruziyet ise iltihaplanmaya, büyüme kaybına, bağışıklık baskılanmasına ve ölümlerde artışa yol açabilir.
Yoğun yetiştiricilik sistemlerinde endotoksinler yaygın ama çoğu zaman hafife alınan bir sorundur. Balıklar veya karidesler LPS ile kontamine yem tükettiğinde ya da bağırsak bakterileri ölerek endotoksinleri serbest bıraktığında, bağışıklık sistemi devreye girer ve enerjiyi büyüme yerine iltihap tepkilerine yönlendirir. Zamanla bu durum yemden yararlanmayı azaltır, sağlığı bozar ve ikincil enfeksiyon riskini artırır.
Dr. Eckel’in endotoksinlere karşı geliştirdiği Anta®Catch, LPS moleküllerini bağırsakta bağlayarak kana karışmasını önler ve karaciğerde detoksifiye edilmesini sağlar. Bu yalnızca enflamasyon yükünü azaltmakla kalmaz, aynı zamanda büyüme ve bağışıklık fonksiyonları için metabolik enerjiyi serbest bırakır. Patojen bakterilere maruz kalan karides ve balıklarda endotoksin bağlayıcıların yemlere dahil edilmesi, yaşama oranlarının artması, yemden yararlanmanın iyileşmesi ve ikincil enfeksiyonlara karşı direncin yükselmesiyle ilişkilendirilmiştir.
Yetiştiriciler, yeme endotoksin adsorbanlarını ekleyerek subklinik zorluklar altında bile hayvan performansını ve refahını koruyabilirler. Karides ve tilapia ile yapılan denemeler, Anta®Catch kullanıldığında LPS kaynaklı bağışıklık yükünün azaldığını ve endotoksin kaynaklı ölüm riskinin düştüğünü göstermiştir. Özellikle de hayvanlar kötü su kalitesi veya patojen bakteriler gibi stres faktörlerine aynı anda maruz kaldığında.
Bulmacanın son parçası olan Anta®Catch, bağırsak sağlığı yönetimini tamamlar. Anta®Ox Aqua bağışıklığı ve mikrobiyal dengeyi güçlendirirken, CaPlus ME sindirimi ve patojen kontrolünü iyileştirir, Anta®Catch ise içsel toksinlere karşı sistemi korur. Bu ürünler birlikte, sucul hayvanların en zorlu koşullarda bile gelişmesine yardımcı olan güçlü bir üçlü oluşturur.
DAHA AKILLI, DAHA SÜRDÜRÜLEBİLİR SU ÜRÜNLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİNE DOĞRU
Anta®Ox Aqua, CaPlus ve Anta®Catch’in su ürünleri yem programlarına entegrasyonu, üretimlerini geleceğe hazır hale getirmek isteyen yetiştiriciler için ileriye doğru atılmış kararlı bir adımdır. Bu katkılar deneysel ya da niş ürünler değildir; bilimsel olarak desteklenen, saha testlerinden geçmiş araçlardır ve ölçülebilir sonuçlar sağlar. Daha da önemlisi, antibiyotik kullanımının azaltılması, hayvan refahının iyileştirilmesi, çevresel etkinin düşürülmesi ve gıda üretiminde daha fazla şeffaflık gibi küresel su ürünleri yetiştiriciliğini şekillendiren daha geniş çaptaki eğilimlerle uyumludurlar.
Ticari açıdan bakıldığında, faydaları açıktır. Daha sağlıklı hayvanlar, daha az kayıp ve daha istikrarlı hasat demektir. Yem dönüşümünün iyileştirilmesi, üretilen her bir kilogram biyokütle için daha düşük yem maliyeti anlamına gelir. Daha iyi su kalitesi ise daha az bakım, tedavi veya acil müdahale ihtiyacı yaratır. Yem üreticileri ve yetiştiriciler için bu avantajlar, daha güçlü bir yatırım getirisi ve daha istikrarlı bir iş modeli sağlar.
Ancak belki de bu çözümleri benimsemenin en güçlü nedeni, güven inşa etmedeki rolleridir. Günümüz tüketicileri yalnızca gıdalarının nereden geldiğini değil, nasıl üretildiğini de bilmek istiyor. Güvenli, doğal ve sorumlu şekilde yetiştirilmiş deniz ürünleri talep ediyorlar. Yetiştiriciler, Anta®Ox Aqua, CaPlus ve Anta®Catch gibi doğal, yüksek performanslı katkıları yemlere dahil ederek bu beklentileri karşılayabilir ve sorumlu su ürünleri yetiştiriciliğinde lider olarak konumlanabilir.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK BAĞIRSAKTA BAŞLAR
Sürdürülebilir su ürünleri bir sertifikayla başlamaz ya da hasatla bitmez; bağırsaklarda başlar. Sağlıklı bağırsaklar, daha sağlıklı hayvanlar, daha temiz su ve genel olarak daha verimli bir üretim sistemi anlamına gelir. Dr. Eckel’in su ürünleri çözümleri, bu vizyonu desteklemek üzere tasarlanmıştır. Bu çözümler, su ürünleri yemlerini yalnızca bir besin kaynağı olarak değil, performans, sağlık ve çevresel sorumluluğun temeli olarak görmenin yeni bir yolunu temsil ederler.
Yetiştiriciler, dayanıklılık ve sorumluluk için besleme yaparak sadece faaliyetlerini korumakla kalmaz, aynı zamanda su ürünleri yetiştiriciliği ve gezegenimiz için daha sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunurlar. Harekete geçme zamanı şimdi. Çünkü dünyayı beslemek söz konusu olduğunda, nasıl beslediğimiz önemlidir. Sadece büyüme için, sadece kâr için değil, gelecek için de.