Süt yağı ve yem verimliliğini artırmada lizin ve metiyonin arasındaki etkileşim, tüm esansiyel amino asitler için dengeleme yapmanın neden bu kadar önemli olduğunun mükemmel bir örneğidir. İdeal bir dünyada, tam olarak gerekli miktarda esansiyel amino asitleri sağlayabiliriz, ancak şu anda piyasada bulunan sadece rumen korumalı lizin ve metiyonin formları ile bu zor bir iştir. Bu durumda, her ikisi yerine sadece lizin veya metiyonin için dengeleme yaparsak, süt yağını kaybedebilir ve ineklerin verimliliğini düşürebiliriz.

Teknik Hizmetler Uzmanı
Balchem Animal Nutrition & Health
Lizin ve metiyonin, süt ineği rasyonlarındaki ilk iki sınırlayıcı amino asittir ve bu nedenle performansı kısıtlarlar. Uzun yıllardır, çoğunlukla süt proteini verimi için ilk sınırlayıcı amino asit olan metiyonin takviyesine odaklanılmıştır. Son yıllarda lizin fırsatları ve farkındalığı, süt verimini artırma kapasitesi, düşük proteinli rasyonlara odaklanılması, dünyanın bazı bölgelerinde soya rasyonlarının azaltılması, sürdürülebilirliğin artırılması ve azotlu rasyonların azaltılmasına yönelik baskı gibi çeşitli nedenlerle artmıştır. Amino asitler, özellikle lizin ve metiyonin için denge sağlanması, rasyonlardaki protein miktarının azaltılmasını ve ineklerde azot kullanım etkinliğinin artırılmasını sağlayabilir.
MEME BEZİNDE LİZİN
Metiyonin, süt proteini içeriğini güvenilir bir şekilde artırma kabiliyeti nedeniyle kapsamlı bir şekilde incelenmiş olsa da lizine verilen yanıt daha az anlaşılmıştır. Bunun nedeni, lizin ve metiyoninin süt ineklerinde çok farklı rollere sahip olmasından kaynaklanıyor olabilir. Lizin, meme bezinde süt proteini sentezi için gerekli miktardan fazla alınırken, meme bezi sadece süt proteini sentezi için gerekli miktarda metiyonin alır. Bu, lizinin parçalanmasına ve eksik olması durumunda, esansiyel olmayan amino asitlerin oluşumunun desteklenmesine olanak tanır. Ayrıca, meme bezinde benzer şekilde davranan diğer esansiyel amino asitleri, örneğin dallı zincirli amino asitleri (özellikle lösin ve izolösin) koruyabilir. İneklerin bu iki amino asidi kullanma şekillerindeki farklılık, lizin tepkisinin neden daha değişken olduğunu açıklayabilir.
LİZİNE DAHA DERİN BİR BAKIŞ
Süt ineklerinin metabolize edilebilir lizin artışına verdikleri yanıtı daha iyi anlamak için Arshad ve ark. (2023), rumen korumalı lizin (RPL) beslemesi ile ilgili 13 araştırma çalışmasının meta analizini gerçekleştirmiştir. Araştırmacılar, metabolize edilebilir lizin seviyelerindeki değişikliklerin süt ineklerinin üretimini nasıl etkilediğini anlamak ve potansiyel olarak optimal lizin seviyesini belirlemek istemiştir.
Bu meta analizden çıkarılan en önemli sonuçlardan biri, lizin ilavesiyle beslemenin zamanlamasının ve süresinin üretim yanıtı üzerinde çok etkili olduğudur. Erken laktasyon döneminde (<90 DIM) ineklere ek RPL (toplam lizin %7,6 MP- Metabolize Edilebilir Protein) verildiğinde, süt verimi 1,5 kg/gün artmıştır. İlginç bir şekilde, RPL’ye yanıt, laktasyonun ortasında (>90 DIM – Laktasyon Gün Sayısı) verildiğinde sadece 0,8 kg daha fazla süt olmuştur. Bunun nedeni, erken laktasyon döneminde azalan alımın sadece lizin alımını azaltmakla kalmayıp, mikrobiyal protein akışını da azaltması olabilir. Azalan lizin alımı ve mikrobiyal akışın birleşimi, ek RPL vermenin daha etkili olmasının nedeni olabilir. Ayrıca, süt ineklerinin erken laktasyon döneminde lizin ihtiyacı daha fazla olabilir.
Lizinin, laktasyonun erken döneminde verilmesine ek olarak, besleme süresi de oldukça önemlidir. İnekler RPL’yi 70 günden fazla tükettiğinde, süt 1,5 kg artarken, 70 günden az tükettiklerinde artış 0,8 kg olmuştur. Buna göre, RPL’nin laktasyonun erken döneminde ve daha uzun süre verilmesi, en yüksek süt verimi yanıtını sağlamıştır.
Peki ya süt bileşenleri? RPL verildiğinde hem süt yağı hem de protein içeriği ve verimi doğrusal olarak artmıştır, yani inek ne kadar çok RPL tüketirse, bileşenleri o kadar artmıştır. İlginç bir şekilde, RPL tarafından sağlanan yüksek metabolize edilebilir lizinin yanı sıra, metabolize edilebilir metiyonin de daha yüksek olduğu durumlarda (2,91% MP) süt yağı içeriği en yüksek seviyeye ulaşmıştır. Metabolize edilebilir metiyonin ve lizin seviyesi aynı olduğunda, yem verimliliği de artmıştır.
Süt yağını ve yem verimliliğini artırmada lizin ve metiyonin arasındaki etkileşim, tüm esansiyel amino asitlerin dengelenmesinin neden bu kadar önemli olduğunun mükemmel bir kanıtıdır. İdeal bir dünyada, tam olarak gerekli miktarda esansiyel amino asit sağlayabiliriz, ancak şu anda piyasada sadece rumen korumalı lizin ve metiyonin formları mevcut olduğundan bu zordur. Bu durumda, her ikisi yerine sadece lizin veya metiyonin için denge kurarsak, süt yağını kaçırabilir ve ineklerin verimliliğini düşürebiliriz. Bunun bir başka kanıtı da RPL tüketildiğinde plazma metiyoninde bir azalma olmasıdır, yani daha fazla lizin ile inek daha fazla metiyonin kullanabilmektedir. Genel olarak, bu azot ve yem verimliliğini artıracaktır. Giderek artan çevresel endişelerle birlikte, azot verimliliğindeki iyileşmeler çok etkili olabilir.
SÜT İNEKLERİNE RUMEN KORUMALI LİZİN VERMEK
Tüm bunlar, süt rasyonlarına gerçekten ne kadar lizin eklememiz gerektiği sorusunu akla getirmektedir. Süt, protein ve yağ verimleri, metabolize edilebilir lizin artışına doğrusal bir yanıt verse de sonsuz miktarda RPL eklemek, ekonomik olarak mümkün değildir. MP’nin yüzdesi olarak lizin %6,5’ten %8,5’e çıktığında, süt, FCM (Yağa Göre Düzeltilmiş Süt) ve ECM (Enerjisi Düzeltilmiş Süt) sırasıyla 1,8; 2,5 ve 2,4 kg/gün artmıştır. Bu tür bir artış, lizin dengesini sağlamaya çalışan süt üreticileri ve beslenme uzmanları için harika bir başlangıç noktasıdır. Ancak, bu meta analizde, RPL tüketen gruplarda ortalama lizin miktarının MP’nin %7,6’sı olduğunu ve bu seviyede hala mütevazı süt ve protein verimi sonuçları elde edildiğini belirtmek de önemlidir.
Peki, gerçek bir rasyonda önerilen lizin seviyesine nasıl ulaşabiliriz? Meta analiz, lizin ve metionin miktarını MP’nin %’si olarak gösterirken, Cornell Net Carbohydrate and Protein System (CNCPS) gibi yeni modelleme ve rasyon yazılım programları, amino asit gereksinimlerini enerji birimi başına göstermeyi önermektedir. İneklerin amino asitlerden protein üretmek için enerjiye ihtiyaçları olduğundan, amino asit gereksinimlerini enerji birimi (özellikle metabolize edilebilir enerji/ME) bazında göstermek mantıklıdır. Meta analize geri dönersek, lizin MP’nin %8,5’i olduğunda, bu 3,2 g metabolize edilebilir lizin/mcal ME’ye eşittir. Tesadüf eseri, bu aynı zamanda CNCPS tarafından önerilen lizin seviyesidir. Metiyonin için önerilen değer ise 1,14 ila 1,17 g/mcal ME’dir.
RUMEN KORUMALI LİZİN VE TMR KARARLILIĞI
Daha önce de belirtildiği gibi, geleneksel mısır bazlı süt rasyonlarında lizin miktarı düşüktür. Rumeni geçmeyen lizin miktarını tahmin ederek, ineğe ne kadar lizin sağladığımızı anlayabiliriz. Ancak, proteinin rumeni geçmesi için ısıl işlem görmüş kaynaklar kullanıyorsak, lizin sindirilebilirliği tehlikeye girebilir.

Kaynak: Estes ve ark., 2024
Ayrıca, lizin çok higroskopiktir, yani suyu çeker. Bu nedenle, lizini rumen korumalı hale getirmek için kapsüllemek zordur ve toplam karışık rasyon (TMR) gibi nemli ortamlarda özellikle kararsızdır. Kapsüllenmiş lizinin TMR’de iyi korunması ve kararlı olması çok önemlidir. Farklı kapsüllenmiş lizin ürünlerinin TMR stabilitesinin analizi (Şekil 1), bazı kapsüllenmiş lizin ürünlerinde önemli ölçüde stabilite kaybı olduğunu ortaya koymuştur. Bu, kapsüllemenin TMR’de yeterli olmadığı ve lizinin kapsül içinden salınarak TMR’de serbest lizin haline geldiği anlamına gelir. İnek bunu tükettiğinde, serbest lizin rumendeki mikroplar tarafından hemen parçalanır ve ineğin kendisi için kullanılamaz hale gelir. En stabil kapsüllenmiş lizin ürünü, 12 saatte %98 TMR stabilitesi ve 24 saatte hala %91 TMR stabilitesi ile AminoShure™-XL olmuştur.
Bu sebepten dolayı, AminoShure™-L (%24,3 metabolize edilebilir lizin) veya AminoShure™-XL (%34,6 metabolize edilebilir lizin) gibi RPL olarak metabolize edilebilir lizin tedarikinin bir bölümünün dahil edilmesi önerilir. Bu, tutarlı ve güvenilir bir metabolize edilebilir lizin kaynağı sağlar.
SONUÇLAR
Lizin, süt hayvanlarının rasyonlarında metiyonin kadar ilgi görmemiştir, ancak bu, rasyonları dengelerken daha az önemli olduğu anlamına gelmez. Tüm bu verilere dayanarak, süt ineklerine RPL verilmesi, özellikle laktasyonun erken dönemlerinde başlanırsa, süt verimini ve süt yağı verimini artırmak için faydalı olabilir. Sürü rasyonlarını gözden geçirirken, sadece metiyonin kaynağına değil, lizin kaynağına da bakmak önemlidir, çünkü bu amino asitler birbirleriyle etkileşime girerler. Sadece bir amino asidin dengelenmesi, özellikle süt yağı ve proteini olmak üzere süt bileşenlerinde kayıplara neden olabilir ve ineklerin verimliliğini düşürebilir.
Lizin ve metiyonin dengesini sağlamaya çalışırken, metabolize edilebilir amino asitleri sağlamanın en tutarlı yolunun rumen korumalı formda olduğunu unutmayın, ancak bu her zaman en uygun maliyetli yol değildir. Bypass proteinleri ve rumen korumalı amino asitlerin (RPAA) bir kombinasyonunu vermek süt sığırcılığı için daha ekonomiktir. Ayrıca lizin ve metiyonin ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlar. Sürünüz için en uygun RPL ürününü seçerken TMR stabilitesini de dikkate almak çok önemlidir.
Dr. Laura Niehues Hakkında
Florida Üniversitesi’nden Hayvan Bilimi alanında lisans derecesini alan Dr. Laura Niehues, daha sonra Kansas Eyalet Üniversitesi’nde At Besleme alanında yüksek lisans ve Illinois Üniversitesi’nde Süt İnekleri Besleme alanında doktora derecesini tamamlamıştır. Niehues, doktora çalışması sırasında süt ineklerinin geçiş döneminde, özellikle rumen korumalı lizin olmak üzere amino asitler üzerine odaklanmıştır. Doktora derecesini tamamladıktan sonra, Novita’da Teknik Hizmetler Müdürü olarak görev yapmış, özellikle süt inekleri için bypass protein üzerinde çalışmış ve Native Microbials’da rumen mikroorganizmaları ve çiftlik teknik desteği üzerinde çalışmıştır. Dr. Niehues şu anda Balchem’de Doğu Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada Teknik Hizmetler Uzmanı olarak görev yapmaktadır. Modern süt ineği rasyonlarında amino asit dengesini sağlamak için teknik destek sağlamaktan büyük keyif almaktadır. Dr. Laura Niehues, Amerika Birleşik Devletleri’nin Florida eyaletinde yaşamaktadır.